2015 yılı finansal teknolojilerin nabzı

2015 yılı finansal teknolojilerin nabzı

2015 yılı finansal teknolojinin yaygın hale gelmesinde bir dönüm noktası oldu. Girişim sermayesi fonlarının da desteği ile finansal teknoloji firmalarına küresel ölçekte 13,8 milyar dolarlık tutar aktarıldı. Finansal teknoloji şirketlerine girişim sermaye fonlarından aktarılan tutar ise 2014 yılına göre 2 katına çıktı.

1000
2015 yılı finansal teknolojilerin nabzı

2015 yılında pek çok büyük banka ve sigorta şirketi kendi finansal teknoloji sermaye şirketini kurdu. Buna rağmen söz konusu şirketler artan şekilde finansal teknoloji şirketleri ile de ortaklık kurmak istiyor. Böylece rakiplerinin bir adım önünde yer almaya çalışıyorlar. Bu etki ile birlikte bankalar hizmetlerinin ayrıştırılmasından hizmetlerin birleştirilmesine doğru yol alıyor. Yenilikçi, modern ve güvenilir öncü şirket olmak için bankalar müşterilerine en iyi deneyimi sunmalı bunun için de bankalar ve sigorta şirketleri FinTech şirketleri ile sıkı şekilde birlikte çalışmak zorundalar.

Başka yatırım alanlarından ayrı tutmak gerekirse FinTech yatırımları dünyanın her bölgesinde ivme kazanıyor. Farklı bölgelerde elbette farklı dinamikler bulunuyor; alt sektörlerin çeşitliliği, FinTech’in teknolojiyi bozan - değiştiren bir bakış açısı yerine teknolojik gelişime ön ayak olmasına odaklanılması,FinTech anlaşmalarının büyüklüğü vb.

FinTech nedir?

Adını finansal teknolojilerin kısaltmasından alan “FinTech”, finansal hizmetler sektöründe uygulamalar, süreçler, ürünler ve iş modellerinde teknolojiden faydalanarak inovasyon yaratan ekonomik sektörü tanımlıyor.

Teknolojinin finansla kesiştiği ve finansal hizmetleri daha verimli hale getiren her gelişme birer FinTech örneği oluşturuyor. Mobil ödeme sistemleri, yatırım yönetimi, krediler, mevduat, finansal yazılım vb. alanlarda yenilikçi çözümler sunan finansal teknoloji şirketleri; yakın zamana kadar son derece teknik ve regüle bir sektör olarak görülen finans sektörünü yeniden şekillendiriyor ve hareketlendiriyorlar.

FinTech’e ilişkin önemli tespitler

  • Fonların desteği ile 2015 yılında FinTech’e yapılan yatırım 2014’e göre 2 kat arttı.
  • 2011 - 2013 yılları arasında girişim sermaye şirketleri destekli 50 milyon Dolar ve üstü 15 şirket bulunurken sadece 2015 yılında FinTech anlaşmalarının sayısı 60’a yükseldi.
  • Şirketler tüm FinTech anlaşmalarının yüzde 25’inde katılım sağlarken; finansal hizmetler, telekomünikasyon ve teknoloji şirketlerinin etkinliği artıyor.
  • Avrupa’da yer alan fon destekli FinTech şirketleri sermaye desteğini 1,48 milyar Dolara çıkardı. Bu sene söz konusu yatırımlarda bir dönüm noktası olarak göze çarpan FinTech şirketlerine yatırımların ikinci sene ard arda 1 milyar Dolar bandının üzerine çıkmasıydı.
  • Birleşik Krallık toplam FinTech yatırımlarında Funding Circle, WorldRemit ve Ebury anlaşmaları ile Almanya’yı yatırım anlaşma tutarlarında yaklaşık olarak dörde katladı.
  • Asya’da FinTech yatırımları 2015 yılında ikinci ve üçüncü çeyrekte 1 milyar Doları geçerek önceki senelere göre rekor kırdı. Alibaba, Baidu ve Rakuten vb. şirketlerinin de katılımıyla şirketler tüm anlaşmaların yüzde 40’ında yer aldı. Kalan yüzde 60’lık kısım ise girişim sermayesi şirketleri tarafından yatırım tutarı olarak FinTech şirketlerine aktarıldı.
  • 2015 yılı A.B.D. için doruk noktası oldu. Toplamda 351 anlaşma ile 7,39 milyar Dolarlık anlaşma gerçekleşti.
  • Tüm dünyada ise girişim sermayesi desteği ile FinTech şirketleri 13,8 milyar Dolar topladılar.
 2015 yılı finansal teknolojilerin nabzı

FinTech küresel boyutta ilgi odağı haline geliyor

2015 yılında bankacılıkta gerçekleşen yenilikler, FinTech kapsamında öne çıktı. Dünya çapında yatırımcılar FinTech şirketlerinin barındırdığı potansiyel nedeniyle yatırımlarını FinTech şirketlerine yönlendirdiler.

Tüm dünyada meydana gelen değişim rüzgârı artık göz ardı edilemeyecek duruma geldi. Mobil kullanıcıların artması, Y jenerasyonunun daha fazla kişiselleştirilmiş ve kullanımı kolay hizmetler istemesi; bankalar için endişe kaynağına dönüştü. Hızla değişen taleplerin yanında Y jenerasyonunun güveninin kazanılmasının daha zor olduğu bir dünyada FinTech şirketlerinin de nasıl evrileceği çok önemli bir durum olarak göze çarpıyor.

Kullanıcılar ve isteklerinin yanında coğrafik farklılıklar da FinTech’in evrilmesinde büyük rol alıyor. FinTech için silikon vadisi vb. teknoloji üslerine bakmak yanlış. Avrupa’da FinTech’in amacı verimliliği artırmak, maliyetleri azaltmak iken Asya’da yer alan bazı ülkelerde henüz banka hesabı dahi olmayan kullanıcılar için hizmetler yaratılmak zorunda.

Küresel olarak ortak paydada buluşulan konulardan biri ise ödeme ve borç hizmetlerinin FinTech şirketlerinin tarihi gelişiminde büyük bir rol oynaması. Şimdiye kadar ilgili hizmetleri veren şirketler yatırımcıların ilgisini çektiler ancak şimdiden sonra ödeme ve borç hizmetleri şirketleri yatırımcıların ilgisini çekmede ön sırada yer alamayacaklar. Sigorta sektöründe yeni kurulan finansal şirketler büyüme-gelişim durumunda bulunuyorlar ve gelecekte yatırımcı ilgisinin sigorta sektörüne de kayması bekleniyor.

FinTech şirketleri, bankalar tarafından artan bir şekilde yeni hizmetleri ve teknolojileri için vazgeçilmez bir ortak olarak görülüyor. Tabi ki bunun bir nedeni var bu neden de müşterilerin artık ATM kartları, şubeleri, nakit vb. ürünleri daha az kullanmaları, artık her banka ve finansal kuruluşun dijitalleşme ile ilgili bir stratejisi bulunuyor ya da ödeme, kredi vb. ürünlerini mobil platformlar üzerinden gerçekleştiriyor. 

FinTech teknolojilerine ve şirketlerine bakıldığında mevzuat düzenleyicileri açısında da bakmak gerekiyor. Küresel olarak FinTech hakkında mevzuat düzenleyiciler yeniliklere çok açık olarak konumlanmış durumda bulunuyorlar. Tabiiki mevzuat düzenleyiciler denetleme ve dengeleme görevlerini yerine getirecekler ancak yeni teknolojiler karşısında düzenleyicilerin bir engel teşkil edeceğini düşünmüyoruz.

Mevzuat düzenleyicilerin yanı sıra sektörün kendi ekosistemini oluşturması ve tüm seviyelerde büyük bir dayanışmanın olması da gerekiyor. FinTech sektörünün gelişimi için yapılanmaların olması, birlik benzeri kuruluşların sürece katkı yapması; mevzuat düzenleyicileri, FinTech şirketlerini ve gerektiğinde hükümet taraflarını bir araya getirmesi, çözüme yönelik hareket etmesi ve büyümeyi desteklemesi gerekiyor.

FinTech sektöründe mobil teknolojilere ayrıca değinmek gerekiyor. Çünkü daha önce gelişmemiş veya gelişmekte olan ülkeler batıdan teknolojileri direkt olarak alıp kendi yerel pazarlarına adapte etmeye çalışıyorlardı. Dolayısıyla söz konusu piyasalarda yeni bir iş modelinin ortaya çıkması pek olası değildi. Ancak mobil teknolojilerin daha etkin bir şekilde kullanılmasıyla birlikte yakın gelecekte tüketici ve sektöre yeni iş modelleri hâkim olabilir.

Küresel olarak birkaç çeyrek daha “temkinli olmak“ bir eğilim olarak devam edecek gibi gözükse de FinTech’e olan ilginin arka planda kalması söz konu değil. 2015 yılının son çeyreğinde tüm dünyada geçtiğimiz senenin aynı dönemine göre FinTech yatırımları yavaşladı. Ancak bu yavaşlama FinTech sektörüne olan çekinceden kaynaklı değil, yatırım şirketlerinin büyümeyi kontrollü olarak gerçekleştirmek istemesindendi. FinTech sektörüne yatırımlar devam edecek ve şirketler uzun vadeli planlarına FinTech şirketlerini katarak Türkiye’de ve dünyada yatırımların büyük kısmını oluşturacaklar.

FinTech 100

KPMG ve H2 Ventures işbirliğinde hazırlanan ve finansal teknolojiler alanında en yenilikçi küresel 100 şirketi belirleyen FinTech 100 raporu, 2015 yılında ikinci defa yayımlandı ve 19 ülkeden FinTech şirketlerini bir araya getirdi. FinTech 100 listesi, teknolojiden en iyi şekilde faydalanan ve finansal hizmetler sektöründe ezber bozacak değişimleri tetikleyen şirketlerden oluşuyor. 

FinTech 100 listesine giren, küresel olarak faaliyet gösteren öncü 50 finansal teknoloji şirketi ile 50 yükselen finansal teknoloji şirketi, 5 etkene dikkat edilerek belirlendi. Bu etkenler: 

  • Toplam sermaye
  • Sermaye yaratma oranı
  • Coğrafik ve sektör farklılığı
  • Tüketici ve Pazar müşteri çekme gücü
  • X-faktörü (ürün derecesi, hizmet ve iş yenilikleri)

FinTech 100’ün ezber bozan ilk 5’i:

ZhongAn: Yenilikçi bir çevrimiçi gayrimenkul sigorta şirketidir. Ürün tasarımı, otomatik sigortalama, araç hasar talepleri, hassas pazarlama ve risk yönetimine destek olmak için büyük veri teknolojisinden yararlanır. 2013 yılında Şanghay’da Alibaba Grubu, Tencent Holding ve Ping An Sigorta’nın ortak bir girişimi olarak kurulmuştur. 

Oscar: 2013 yılında ABD, New York’ta kurulan Oscar, sağlık sigortası alanında kullanıcı deneyiminin tamamını basitleştirmek, daha akıllı ve kullanıcı dostu hale getirmek için teknolojiyi kullanıyor. Sağlık hizmetinin yönetimi, sağlık masraflarının kontrol edilmesi ve şeffaflık sağlama yöntemlerini yeni baştan yaratıyorlar.  

Wealthfront: Birinci sınıf finansal uzmanlık ve ileri teknolojiyi, herkesin bütçesine uyabilecek makul fiyatlarda gelişmiş yatırım yönetimi hizmetleri sunmak üzere birleştiren otomatik bir yatırım hizmeti şirketidir. 2011’de ABD, Palo Alto’da kurulan Wealthfront’un amacı herkese, büyük finansal kuruluşlar ve özel varlık yöneticileri tarafından sunulan yüksel kaliteli finansal tavsiyelere erişim sağlamaktır. 

Qufenqi: Çin’de öğrenci ve beyaz yakalı profesyonellere aylık taksitli ödeme çözümleri sunan bir elektronik perakendecisi olan Qufenqi, 2014 yılında Pekin’de kuruldu. Qufenqi internet üzerinden ağırlıklı olarak akıllı telefon, dizüstü bilgisayar ve diğer tüketici elektroniği ürünleri için tüketicilerin aylık taksit tutarını kendi belirleyebileceği bir ödeme hizmeti sunuyor. Ancak müşterilerin satın alma tarihinden itibaren iki yıl sonunda ödemenin tamamını gerçekleştirmesi gerekiyor.

Funding Circle: 2010 yılında ABD, San Francisco’da kurulan ve dünya genelinde, sadece küçük ölçekli işletmelere odaklanan lider pazaryeri olan Funding Circle, yatırımcılar için Funding Circle tarafından incelenen ve kredi almak için onaylanan işletmeleri araştırıp bulabilecekleri bir platform sunuyor. Yatırımcılar ne tür bir işletmeye kredi vereceklerine, ne kadar kredi vereceklerine ve elde etmek istedikleri faiz oranına kendileri karar verebiliyor.  

© 2024 KPMG Bağımsız Denetim ve Serbest Muhasebeci Mali Müşavirlik A.Ş., şirket üyelerinin sorumluluğu sundukları garantiyle sınırlı özel bir İngiliz şirketi olan KPMG International Limited ile ilişkili bağımsız şirketlerden oluşan KPMG küresel organizasyonuna üye bir Türk şirketidir. Tüm hakları saklıdır. 

Küresel KPMG ağının yapısı hakkında detaylı bilgi için kpmg.com/governance adresini ziyaret edebilirsiniz.

Bize ulaşın